Bir müşteri, yıllardır hayalini kurduğu evi çizmek için Giziroğlu Mimarlık’ın kapısını çaldı.
Masaya yalnızca birkaç kelime bıraktı: “Sıcak, modern, bana ait.”
Mimarlar kalemi kâğıda değdirdiğinde yalnızca duvarları değil, o evin ruhunu da çizmeye başladılar.
Çizgilerden formlar, formlardan yaşam alanları doğdu.
Ve iş bittiğinde, o hayal artık sadece bir tasarım değil; ışığıyla, dokusuyla, üretilmiş haliyle yaşayan bir gerçekti.
Giziroğlu Mimarlık için her proje böyleydi:
Önce hayal edilir, sonra üretilir, sonunda yaşanır.